12 Ocak 2012 Perşembe

Trendeki konuşmalar

Sabah akşam YHT ile gittiğim için hangi numara vagonun ne tarafında, hangi koltuğun yeri güzel, hangisi körüğün yanı hepsine hakimim. Yine de biletimi elime alınca pencere kenarı mı koridor mu diye kontrol eder, bindiğimde de hangi taraftayım diye bakarım. 1-10 arası vagonun bir tarafında 11-20 arası diğer tarafındadır (bu arada 21 numaralı koltuk olması da ilginç tabii). Ben bile artık ezbere bilmeme rağmen bu kadar dikkat ederken milletin bodoslama dalmasına anlam veremiyorum. İnsan başını kaldırıp bir bakmaz mı numara gösteren bir tabela var mı diye. Yanlış vagona binenler deseniz gırla zaten. Tamam yanlış bindin, peki neden ısrar ediyorsun be adam. Geçen başıma dikildi biri, "benim yerim burası yanlış oturmuşsunuz" diye de sert bir ses tonuyla uyardı beni. Binerken bakmamış sağolsun, vagonun içinde de numara yazıyor oysa, ona da bakmamış bir de bana artistlik yapıyor. Baktım biletine 5. vagonda, yolladım kendi yerine. Dün bir başkası önümdeki koltuğa geçmiş ona yer soran birine çok bilirmiş gibi yer tarif ediyordu. 7A imiş kendi koltuğu "8B şu koltuk diyordu". Oysa oturduğu yer 2A idi. Sizinki de yanlış deyince "ama koltuğun yanında 7 yazıyor" dedi. Meğer film-müzik kanalını gösteren rakama bakıyormuş adam. Onu da yolladık kendi koltuğuna. Kendilerinden bu kadar emin olup sonra da kös kös gitmelerine çok gülüyorum kusura bakmasınlar. Bir sor be adam madem ilk defa biliyorsun, incilerin mi dökülür.
En gıcık olduğum da koridor alıp kendi yerine değil de pencere kenarına oturanlar. Ben özellikle pencere almaya çalışırım, yerime oturana da acımam kaldırırım. Başkaları öyle yapmıyor bazen. Geliyorlar, "pencere kenarı benim yerim" diyorlar. Karşıdaki de "aaa öyle mi, pardon, geçeyim" deyince "önemli değil ben buraya otururum" diyorlar. Be kadın/adam, o zaman ne diye orası benim yerim diyorsun, direkt geç otur.

Tren daha hareket etmeden başkasının yerine geçip sonra da kendi yerine geri dönenler, yanındaki koltuğa eşyalarını yığıp koltuğun sahibi gelince memnuniyetsiz şekilde eşyalarını toparlayanlar, ne çok gıcık var şaşarsınız (ya da bunlara gıcık olduğum için yegane gıcık benim)

:)

Trenin içinden Ankara Garının içi

2 yorum:

özii dedi ki...

O trene binme hayalimi en kısa sürede gerçekleştirmek istiyorum.

Bir de herkes Temel gibi değil ki, " o koltuk Trabzon'a gitmiyor" denmiyor işte...

Şaka bir yana cam kenarı benimse bende kaldırırım oturanı. İsterse cadoloz olsun :)))))

ferulago dedi ki...

öziciğim, inşallah olur en kısa zamanda :)