12 Mayıs 2010 Çarşamba

Vah bana hatta yuh bana

Koskoca Nisan ayını 4 yazıyla kapatmış ve neredeyse Mayıs ortası olmuş tek bir kelam bile yazamamışım. Sanki yaşamıyorum, aynen blogumun başlığı gibi bir ota dönüştüm. Tamam herkesin işi yoğun, tek başı kalabalık olan ben değilim elbette ama olmuyor işte, yazamıyorum, şunu yazayım, bundan bahsedeyim dediğim şeyleri de bir süre sonra ya unutuyorum ya da güncelliğini kaybediyorlar. Başımı kaşıyacak zamanım yok, internet nedir unuttum, Facebook'a haftada bir kimin yaşgünü var yakınlarda diye kontrol için giriyorum ki onda da çoğu kez geç kalıyorum zaten. 24 saat bana yetmiyor uzun bir süreden beri, gecenin 3:15'inde ayakta olmamdan durumun vahameti anlaşılıyordur herhalde. İşim azmış gibi 2. vizeler başladı, kağıt oku, not ilan et derken finaller başlayacak. Haziran da bir geçse de biraz ferahlayabilsem. Neyse, birazcık uyuyayım bari, malum uyku olmadan çalışmıyor bünye.

2 yorum:

nora dedi ki...

Ahh Ferulagocum, kesinlikle katılıyorum, Haziran'dan önce bir Mayıs'ı atlatalım hep beraber, daha da rahatlayacağız gibime geliyor :D

Bende artık kimseye "niye yazmıyorsun?" diyecek yüz kalmadı, çünkü kendim de doğru dürüst takip edemiyorum, yazamıyorum...

Tatil gelsin artık... Hem biz öğrenciler için, hem de sizin gibi "dark side"dakiler için :D

mihihihi :D

Kolay gelsin diyorum...

ferulago dedi ki...

noracığım, dark side kismina nasil guldum anlatamam, harikasın :)