7 Ekim 2008 Salı

Mısırsız hayat

Mısır benim için muhteşem bir yiyecektir. Haşlanmışına bayılırım, patlamışına ise ölürüm. Sinemayı benim için vazgeçilmez kılan şeylerden biri de kesinlikle mısırdır. Bayram tatili sırasında kocamla Hellboy 2'ye gittik. Benim için mısırsız ikinci sinema deneyimi olacaktı. Mısırın baştan çıkarıcı kokusuna karşı koymak benim için kolay değil ama zorunlu. Kös kös salona doğru ilerlerken farkettim ki burnuma hiç mısır kokusu gelmiyor. Belki yeni patlatmamışlardır diyeceğim ama o buram buram mısır kokusuna engel olmak imkansız. Sonra aklıma başka birşey geldi. Eskişehir'de AFM sinemasının da içinde olduğu bir Migros vardır. Evimize çok yakın olduğu için sık sık giderim. Binanın girişi nasıl mısır kokar anlatamam. Kaç kez kocama "yukarı sinemaya çıkıp mısır alsak acaba izin verirler mi?" diye sormuşumdur hatta. Diyete başladıktan sonra kaç kez gittim sayısını bilmiyorum ama hiç mısır kokusu almadım. Acaba bünye "nasıl olsa yiyemeyecek, o yüzden kokuyu alan reseptörleri duyarsızlaştırayım" mı diyor anlamadım.

2 yorum:

İLKAY dedi ki...

he heheeee... bencede bende almazdım mısır kokusu valla doğru. algıda seçicilik kokunun alınan haline uygun olabilir mi???

ferulago dedi ki...

Mekanizması nedir bilmem ama sağolsun :)